Kategoriler
Günlük

Diyene Bak

Allah ‘ın selamı, rahmeti, bereketi, ihsanı, ikramı, affı, mağfireti, rızası üzerinize olsun,

Bilhassa sosyal medyada (Müslümanlar arasında) sıkça yaşandığını gördüğüm bir şey var. Bunu zamanında ben de yapmış olabilirim. Allah cümlemizi affetsin. (Âmin)

Şimdi, kendimde fark ettiğim bu şeyi, sizinle de paylaşmak istiyorum.

A grubunun üyesi B grubunu bir sebepten ötürü eleştiriyor. Ha bu arada A ve B ille grup olmak zorunda değil bunlar kişi de olabilir. Bunu duyan/okuyan B grubu mensubu mübarek zat hemen yapıştırıyor cevabı “Diyene bak! Sen ne kadar hassassın ki?… Ne kadar kurallara uyuyorsun ki?…”. Mesela en sık yaşanan konuşmalardan biri şallı hanımların şallarını gevşek bağlamaları konusu.

Bunun bir kaç sebebi var sanırım. Birincisi karşımızdakini de aşağıya çekerek karşı tarafa göre göreceli olarak konumumuzu korumamız. Bir diğeri o anki suçlu durumdan kurtulmak için karşı saldırıda bulunma isteğimiz olabilir. Üçüncü olarak da ki bence en mantıklısı bu; vicdanımızı rahatlatma çabamız olabilir. Yani kusuru o kadar da önemli değilmiş gibi algılamaya başlamak/çalışmak.

Fakat bunlardan yada bunların dışındaki ne sebeplerden ötürü olursa olsun, bu cevap problemimizi çözmüyor. Bizim bu yaptığımız doğru değil. Bizim bu yaptığımız aslında bir diğer kusurlu hareket. Biz böyle bir cevaptan sonra o yanlış her ne ise onu yapmaya devam ediyoruz. Burada atladığımız bir şey var; bu sözü bize gerçekten kim söyledi?

Görünene bakarsak Allah ‘ın bir kulu… Bize sorsalar bizden daha aşağıda bir kul. Fakat görünmeyen bir kısım var. Aslında o muhteremi bize gönderen kim? Allah. Tatlı yahut sert uyartan, ikaz ettiren kim? Allah. Daha da geriye gidelim; o işi yapmamamızı taa en başta emreden kim? Yine Allah. “Yaaa tabi canım orası öyle de…” dediğiniz duyar gibiyim… Eeee o zaman? Orası eğer öyleyse?…

Bundan sonrasını söylemeye gerek yok. Siz bundan önce farketmediyseniz de zaten meseleyi anladınız. Bundan sonrasını tarif etmeye, anlatmaya gerek yok.

Gelin bir duâ ile bitirelim.

Allah (c.c.), bize,  kendilerini sevdiği, kendilerinden razı olduğu, bize kusurlarımızı tatlı dille söyleyen dostlarını dost edindirsin. Rabbimiz (c.c.) o kusurlarımızı en güzel şekilde düzeltmeyi, onlardan kurtulmayı nasip etsin. Ve Rabbimiz (c.c.) o dostlarını sevdiği gibi bizi de sevsin ve onlardan razı olduğu gibi bizden de razı olsun. (Âmin)

Selam, duâ ve muhabbetle,
Allah ‘a emanet olunuz…

Kategoriler
Genel Günlük

Gebze Teknik Üniversitesi’ne Nasıl Gidilir?

Allah ‘ın selamı, rahmeti, bereketi, ihsanı, ikramı, affı, mağfireti, rızası üzerinize olsun,

Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) ‘ni kazanan pek çok öğrencinin kara kara düşündüğü şeylerden biri İstanbul ‘dan okula nasıl gidileceğidir. Ben size şu ana kadar bulduğum alternatif yolları sıralayayım:


Daha Büyük Görüntüle

1- Gebze-Harem Minibüsleri:
Harem ‘den kalkıp Gebze merkeze kadar giderler. Yolculuk Göztepe Köprüsü ‘nden Çayırova McDonalds ‘a 1,5 saat kadar sürüyor. Yol ücreti ben en son bindiğimde 3 TL civarıydı. Fakat bu epeyce bir süre önceydi. Şuan daha fazla olabilir.

Gebze_Harem_Minibüs

2- Banliyö:
Eski Haydarpaşa – Gebze trenlerinden bahsediyorum. Artık Marmaray olarak geçiyor. Şuan bildiğim kadarıyla kullanılmıyor çünkü YHT çalışmaları var. Fakat 29 Ekim ‘de Pendik-Gebze arası seferlerin başlayacağı söyleniyor. Üniversitenin çok yakınında bir istasyon (Fatih) var. Tren kullanıma açıldığında buradan Pendik ‘e ve devamın Marmaray sayesinde karşıya bile gidebilirsiniz. Yolculuk eskiden Göztepe-Fatih istasyonu arası 40 dk civarıydı. Yeni trenler sayesinde bu süre belki biraz daha kısalır.

Gebze_toplu_tasima_ulasim

3- Kadıköy-Kartal Metro & 17B:
Malumunuz M4 metrosu açıldı. Göztepe ‘den Kartal ‘a gidiş (yeryüzünden yerdibine inip oradan tekrar yeryüzüne çıkmayı da katarsak, çünkü ciddi vakit alıyor) 35-40 dk sürüyor. 17B ise IETT ‘nin tren çalışması sebebiyle koyduğu ve eskiden Pendik-Gebze arasında çalışırken şimdi Kartal-Gebze arasında çalışan otobüstür. Kartal Köprüsü ‘nün Kartal sahiline inen yolun üzerindeki duraktan kalkar. Tek bilettir. Kartal – Gebze arası 40 dk kadar sürmektedir. Okulun yakınında bırakır. Her 15dk bir olmakla birlikte yoğunluğun azaldığı zamanlarda bu otobüs yarım saate bir kalktığı da olmuştur. Tecrübeyle sabittir. Tabii otobüs bozulmuş olabilir. Bazen öyle oluyor. Daha doğrusu biz bilmiyoruz da şoförlerin bize söylediği budur.

4- 130Ş & 500T:
Üniversite, Tuzla (İstanbul) ile Gebze (Kocaeli) sınırında yer almaktadır. Gebze tarafındaki mahallenin ismi Çayırova ‘dır. Tuzla tarafındaki mahalle de Şifa Mahallesi ‘dir. Bu iki otobüs ile okula gelmek isterseniz Şifa Mahallesi’nde inip 2 kmlik yolu yürümek zorundasınız. Bu arada 2 kmlik yol indiğiniz yer ile Bilgisayar Mühendisliği arasındaki yoldur. Kimya ve Biyoloji bölümleri bizden de uzaktalar. O zaman herhalde 2,5 km yürümeniz gerekir. Eğer bu yolu seçecekseniz bir yürüyüş ayakkabısı alın 🙂

IETT_131T_522

5- M4 Metrosu & KM10:
Daha önce M4 metrosundan bahsetmiştim. Eğer okumadıysanız madde 3 ‘ü okuyunuz. KM10 ‘da 17B gibi özel bir otobüstür. Tam olarak nereden kalktığını bilmiyorum. Fakat sabah saat 08:00 – 08:10 civarında E5 üzerindeki Kartal Köprüsü’nün Gebze istikametinde giderken sağda kalan otobüs durağından geçmektedir. Özel olarak saat 08:00 otobüsü üniversiteye gelmektedir. Akşam da 16:00 ve 17:00 ‘de aynı şekilde okulun önündeki servis alanından kalkar ve M4 metrosuna gider. Yol E5 trafiğine bağlı olmakla birlikte takriben 30 dk sürmektedir.

Yolunuz açık olsun (âmin).
Allah ‘a emanet olunuz.
Selam, dua ve muhabbetle…

Kategoriler
Günlük

GTÜ vs BOUN

Allah ‘ın selamı, rahmeti, bereketi, ihsanı, ikramı, affı, mağfireti, rızası üzerinize olsun,

Kız kardeşim bu sene liseden mezun oldu ve Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nü kazandı. Akşam yemeğinde kayıt günü ne yaptığını, gününün nasıl geçtiğini sormuştum. Konuşmamızın sonunda üniversitelerimizin kampüsünü yarıştırırken bulduk. Buyrun kimin üniversitesi daha iyi siz karar verin.

  • BOUN boğaza nazır. GTÜ kocamaaaaan bir denize (Marmara) nazır.
  • BOUN’da kediler var. GTÜ’de kediler, köpekler, kırlangıçlar, martılar, yılanlar! (vallahi billahi gördüm), tavuklar, inekler hatta leylekler bile var. Ha bir de geçen gün hava uçan 4 kanatlı ayy pervaneli bir şey gördüm. Onu da sayabiliyor muyuz bilmiyorum.
  • BOUN’na yeni metro yapıldı. GTÜ’nün tam ortasından YHT geçiyor.
  • BOUN’nun kampüsü yeşil. GTÜ yemyeşil. Öyle ki iki hafta içinde çatlamış toprak yemyeşil olabiliyor. Ayrıca bir sürü meyve ağacı var. TSE, sağolsun, zamanında buralara meyve ağaçları dikmiş herhalde. Gidip dalından organik dut, elma, armut, kirazımsı-vişnemsi birşey yiyebiliyoruz mesela.
  • BOUN’un tarihi binaları var. GTÜ’nün tarihi, yarı taştan yarı betondan tarihi devlet binaları, memur lojmanları, bekçi kulübeleri var.
  • BOUN’un ortasından geçen deresi yok. GTÜ’nün kampüsünü ortadan ikiye ayıran ve kış aylarında taşabilen deresi var.
  • BOUN’da cami yok. GTÜ’nün camiisi var.
  • BOUN’un giriş kapısı eski püskü. GTÜ’nün giriş kapısı uzayımsı gibi değişik.

Daha pek çok şey bulabilirim ancak BOUN’u daha fazla ezmek, üzmek istemiyorum. O yüzden burada bırakıyorum. 😛

Allah’a emanet olunuz.
Selam, duâ ve muhabbetle.