Kategoriler
Genel

Metro Duraklarına Mescid İsterük!

Allah ‘ın selamı, rahmeti, bereketi, ihsanı ve ikramı üzerinize olsun,

Akşam namazı vaktinin kısa olması ve iş çıkışı vakitlerine denk gelmesi sebebiyle çoğu kişinin evine gidemeden eve dönüşte namazlarını kılması gerekiyor. Fakat ne yazık ki her zaman toplu taşıma araçlarının hemen yakınında bir ibadethane bulmak mümkün olmuyor.

istanbul_metro_ve_metrobus_hatlari_yeni11

Kadıköy-Kartal Metrosu’nu kullanan bir vatandaş olarak bu durumdan çok muzdaribim. Kartal ya da Göztepe istasyonlarının hemen yakınında bir ibadethane bulunmaması sebebiyle çok zorluk yaşıyorum. Eminim benim gibi başka vatandaşlar da metro istasyonlarının yakınında bir ibadethane bulunmamasından rahatsızlık duyuyorlardır.

Umulur ki vesile olurum diye Kadıköy-Kartal metrosunu kullanan halkın bu ihtiyacını gidermek amacıyla mümkünse her istasyona değilse de çok kişi tarafından kullanıldığını düşündüğüm için Ayrılıkçeşme, Acıbadem, Göztepe, Kozyatağı, Bostancı, Hastane-Adliye ve Kartal istasyonlarına küçük de olsa mescid yapılmasına dair bir e-dilekçe yazıp İstanbul Ulaşım A.Ş. ‘ye ve İ.B.B. ‘ye gönderdim.

ibb_logo

Sizden istirhamım, benim gibi, sizlerin de aynı talepte bulunmanız ve mescidlerin yapılmasına vesile olmanızdır.

Bitirmeden önce şunu hatırlatmak isterim ki mescidlerin yapılmasına vesile olarak sadaka-i cariye yapmış olursunuz inşaallah. O mescidler var olduğu sürece mescidlerde yapılan her ibadetten size de sevap yazılır. inşaallah.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Beyaz Masa 

İstanbul Ulaşım A.Ş. Şikayet Başvuru Formu

Selam, dua ve muhabbetle.
Allah ‘a emanet olunuz.

Kategoriler
Günlük

Safları Sıkı Tutma Yöntemi – 2

Allah’ın selamı, rahmeti, bereketi, ihsanı ve ikramı üzerinize olsun.

Geçenlerde safları sıkı tutma üzerine bir yazı yazmıştım. Bu yöntem kişinin bulunduğu saf için geçerliydi. Fakat bir öndeki saftaki boşluğu doldurmaya yönelik değildi. Bu sefer aklıma başka bir fikir geldi.

Fikrimi yeterince olgunlaştıramadım aslında. Üzerinde biraz daha düşünmek gerek. Uygulama olarak ilki kadar pratik ve ucuz değil. Ben yine de sizinle paylaşayım istedim. Belki zihninizde bir ampul yanar. Buradaki asıl maksadım zaten sizi düşünmeye sevk etmek 🙂

Yesilden kirmiziya camii halisi

Camii halılarının renkleri en ön safından arkaya doğru yeşil, sarı ve kırmızı olacak. Renklerin anlamı şu; yeşil en çok sevap alınan, sarı biraz daha az ve kırmızı da artık “biraz daha erken gel hacı!” der gibi. Camiinin girişine de bilgilendirici renkli bir poster asılır. Evet kabul ediyorum biraz çocukça, biraz oyun gibi. Hatta bu yüzden bu fikrin daha uygulaması kolay bir hali yazın Kur’an kurslarında uygulanırsa çocuklara bu hassasiyet aşılanmış olur. 😛 🙂

Aklıma başka fikirler de geliyor aslında. Mesela ön saflara doğru halıların kokusu daha da güzel olsa nasıl olurdu? Açıkçası benim için bir cazibesi olurdu 🙂 Ya da bir öndeki safın ayak basılan yerine x2 falan yazsak? 🙂 Çünkü sevaplar imamın arkasından doğru bir sağa bir sola olarak yayılıyor ya, heh işte bir öndeki safa geçmek (eğer saf uzunsa) bayağı avantajlı 🙂

Ne buuu? Akademisyen kafası…

Selâm, duâ ve muhabbetle,
Allah ‘a emanet olunuz.

Kategoriler
Günlük

Kısa Kısa İtikâf 1434

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu ebeden ve daimen fi Cenneti’l Firdevs,

İşte 1434 yılı itikâfından notlar…

İtikâfa misvak ve karanfil getirmeniz tavsiye olunur. Ben unuttum. :/ 1435 itikâfına nasip olsun (âmin).

Naçizane bir tavsiyedir. İtikâfa girmeden önce girenlerden tecrübelerini alın. Önceden hazırlanmak, hedefler belirlemek, günleri planlamak verimliliği arttırıyor.

Camiinin kubbesine bakarak uyumak, gökyüzüne bakarak uyumak kadar güzelmiş.

İtikâf camiilerinin tuvaletlerini ücretli yapmak kısa zamanlı da olsa dünyanın en karlı işi olabilir.

Daha önce hurması öyle iyice tadını ala ala yediğimi hatırlamıyorum.

Soğuk camii çinisine yapışıp uyumak diye bir şey var.

İçeride düşünecek çok vaktim oldu. 😛

minderler

7 cm kalınlığındaki minder dünyanın en rahat yataklarından biri olabilir. Gayet zinde uyanıyorsunuz. En azından bendeki etkisi bu.

Birkaç parça giysi, bir yastık bir minder ve bir pike ile yaşamak mümkün. Evi eşyalarla doldurmaya gerek yok. Sadelik candır!

Camiilere serinliği sağlamak için pervaneler koyulur. Ben bunun çok verimsiz, çok gereksiz bir uygulama olduğunu düşünürdüm. Bulunduğum camii büyük ve nispeten serin olduğu için mi bilmiyorum ilk defa pervanelerin işe yaradığını gördüm.

Camii çok büyüktü ve itikâfa girenlerin sayısı 5 ile 13 arasında gidip geliyordu. İmamın dediğine göre camii yanlış hatırlamıyorsam 1400 küsur metrekareymiş. Yani kişi başına 280 m2 ile 107 m2 arasında alan düşüyordu. Bu alanda Türkiye’de birinci olabiliriz. 🙂

Çaysız geçen günlerim oldu… Gerçi ben zaten çayyaş değilim, değildim. (Literatüre çayyaş terimini katan Necmi Amca’dan Allah razı olsun. )

Bir sahurda ekmeklerimizi Rahman ’ın (c.c.) misafirleri karıncalarla paylaştık. Afiyet, şeker, şifa, güç, kuvvet ve koloni olsun.

Müezzin mahfili

İtikâfa girdiğim camiide müezzin mahfili büyük Osmanlı camiilerindeki gibi iki katlıydı. Bir gün bir muhterem, ikindi namazına çok az bir zaman kala bana bir latife yapmak istemiş. Ben abdestimi tazeleyip camiiye girdim. Müezzin mahfilinin yanından geçerken birinin bana seslendiğini duydum. Sağıma soluma baktım ama bir türlü sesleneni göremedim. Meğer müezzin mahfiline çıkmış ve seslenip saklanıyormuş. 🙂

Biz itikâfa iftardan sonra girmiştik. O gün iftarda yaşanan bir şeyi aktarmak isterim. Biz yaşamadık ama anlatılanlardan aklımda kalanı anlatayım. İftar zamanı yaklaşmış. Yere örtü serilmiş. Üstüne su, hurma, mercimek çorbası ve dilim dilim ekmekler koyulmuş. Hoca oğluna seslenmiş “Oğlum! Gel hadi iftar yapalım!” diye. Ufaklık koşa koşa sofranın başına gelmiş ve durup sofraya kısa bir süre bakmış. Sonra ağlayarak koşa koşa uzaklaşmaya başlamış (eve gidiyormuş). Hoca da telaşla seslenmiş “Oğlum ne oldu? Neden ağlıyorsun?” diye. Ufaklık cevap vermiş “Açım! Açım!”. 🙂

1435 itikâfına tam zamanlı girmek duâsıyla,

Allah ‘a emanet olunuz…